Hakkımda

13 Şubat 2010 Cumartesi

3film içimiz ısınsın diye

Yazmayı seven biri yazısını yazmadan durabilir mi? Hayatın bin bir türlü rengi varken hiç bunları yazamadan durabilir mi? Yazmayı seven. Ama biraz nefes almak ister ve birkaç gün nefes alır ama parmaklar yerinde duramaz.. Ve yazmak öyle bir şeydir ki sevdikleriniz gülerken yüzündeki bıraktığı izi bile dile getirmek istersiniz ,yarında sevgililer günü bu konu bu kadar gündemdeyken yazmamak olmaz. Belki bugünü kutlamayı sevmeyen olabilir kutlamamak isteyen ya da gereksiz bulan yada çok anlamlı bulan
Ben ise sizlerin sevgililer gününü kutlamak için benden size 3 film hediye gönderiyorum. Sevgilisi olan, olmayan bütün herkese ayrıca sevgilimiz yoksa sevgimiz varsa bizde ilelebet olan. İçimizdeki sevgi değilmidir bizi hayatta tutan dünyaya bağlayan. Bugün için ne düşünürsünüz bilmiyorum ama yarın Pazar ve 3 film gönderiyorum sizlerin sevgi dolu kalplerine izlerken içiniz ısınsın diye. Gündemde olan bir film şuan gösterimde ROMANTİK KOMEDİ.

veeee

Love actually; bu film 11 tane aşkı anlatıyor. İçinde çok güzel başlayan aşklar, kırılan kalpler, karşılıksız sevenler, yalnız kalpler izlemeye değer.
aslında bu bir ıssız kadın filmi gibi bir nevi. ilk çıktığında heyacanlandım gitmek isterken ama doğrusunu söylemek gerekirse beklentimi üst tutmusum. yinede zaman geçirmek için izlenebilcek bir film olan500 günde aşk ( 500 days of summer)

Konu aşk olunca insanın aklına birde en hit filmler geliyor.
Notebook, pride and prejudice(aşk ve gurur), just like heaven, an autumn in Newyork, ve hayalet , rüzgar gibi geçti, aslında arşive bakınca yazdıkça yazasınız geliyor ama bunlarsız bir aşk filmi önerileri düşünemiyorum belki izlediniz ama birkez daha ne dersiniz?. Herkesin sevgililer günü kutlu olsun. Aslında benim de sevgililer günü antipatim var ama bu hayatımda da dönem dönem değişiyor. Bazı yıllar hiç sevmediğim halde bazı yıllar kendimi akımın etkisini kaptırmış buluyorum şimdiki gibi.. iyi seyirler

Hiç yorum yok: